Mentörlük Nedir?
Mentör kelimesinin kökeni mitolojiden gelmektedir. Homeros Odysseia’daIthaca Kralı Ulysses’in savaşa gitmeden önce oğlu Telemachus’u en yakın arkadası Mentor’a emanet ettiğini anlatır. Kralın savaştan dönmesi yirmi yıl alır ve Mentor, prensi kralın yokluğunda en iyi şekilde eğitir ve yetiştirir.
Bu nedenle mentör; bir kurum içinde yer alan ve o kurum içinde farklı görevlerde çalışıp tecrübe kazanmış olan, astlarına şirket politikası, kurum gereklilikleri, çalışma stratejileri ve kariyerini yönlendirme konularında tavsiyelerde bulunan yol gösterici kimse olarak tanımlanabilir. Mentörler, şirket hakkında sahip olduğu bilgileri kendinden sonrakilere aktarırken onlarla uzun süreli, eğitim odaklı ilişkiler kurmayı hedeflerler.
Kişisel kariyerin geliştirilmesinde eğitimin önemi tartışılmazdır, ancak bu eğitimi kullanılır ve yararlı kılan da uygulamaya geçirebilmektir. Genç çalışanların çalıştıkları sektöre, kuruma ve kurumun kültürüne daha rahat uyum sağlamaları üstlerinin rehberliğinde gerçekleşmektedir. Bu nedenle mentörlük, günümüzde hem kurumlara hem de bireylere büyük artılar getiren hizmetlerin arasında yerini almıştır.
Mentör ile eğitim alan kişi/kişiler arasındaki ilişki, karşılıklı dayanışma ve etkileşime dayanmakta ve bu yönüyle her iki tarafa da fayda sağlamaktadır. Mentörlerin deneyimlerinden yararlanırken daha az hata yapmayı öğrenen ve kurum kültürüne çabuk uyum sağlayan çalışanlar, ne yapmak istediklerine kısa sürede karar verme, isteklerine göre kariyer planlama becerilerini kazanmaktadırlar. Öte yandan çalışanlara destek verirken iletişim becerilerini geliştiren mentörler de sahip oldukları bilgileri pekiştirme olanağına erişmektedirler. Yeni ve genç beyinlerle tanışarak, onların farklı fikirlerinden de yararlanmak işlerinin bir parçası haline gelmektedir. Bu nedenle mentörler öğretirken öğrenen eğitirken eğitilen, sürekli kendilerini yenileyen bilgelerdir.
Mentörlüğün kurum açısından en büyük getirilerinden biri de çalışanların kurum bağlılığının artması ve çalışanların performansının yükselmesidir. Çünkü mentörler, farklı sosyal ve kültürel gruplardan gelmiş insanlarla anlaşabilmeyi, problemlere çözüm üretebilmeyi, sorunlara ve çözümlere çalışanlarının gözünden bakabilmeyi becerebilirler.
Toplumlar daha karmaşık hale geldikçe mentörlüğün önemi de artmıştır. Günümüzde mentörlük; şirketlerden, okullara, spor kulüplerinden siyasi partilere dek çeşitli kurum ve kuruluşlarda uygulanmaktadır. Bu kadar farklı yerlerde mentörlük sisteminin kullanılmasındaki temel amaç, insan potansiyelini geliştirmek, kurum kültürünü aktarmak, akademik yönden veya kariyer yönünden hedef kitleye destek vermek, bunun sonucu olarak da daha etkili bir insan kaynağı yaratmaktır. Çünkü teknolojinin bu kadar hızlı yenilendiği, rekabetin bu denli yoğun olduğu ortamlarda kişiler de bu karmaşık ve sürekli değişen iş yaşantısına ayak uydurabilmek için özelliklerini geliştirmek zorundadırlar.
MENTÖRLÜK KİMLER İÇİN YARARLIDIR?
Mentörlük hizmeti almak, iş hayatına yeni atılmış, hedeflerini henüz belirleyememiş gençlerin kariyerlerini geliştirmelerinde önemli bir faktör olmakla beraber aynı zamanda, kurum kültürüne alışmakta zorlanan, kuruma uyum sağlayacak bireysel planlarını yapmakta desteğe ihtiyaç duyan çalışanlar için de önerilmektedir. Mesleki gelişim sürecini kısaltmak ve bu süreci en az hatayla atlatmak isteyen çalışanlar da mentörlük hizmeti almayı düşünmelidirler.
İŞ HAYATINDA KOÇLUK VE MENTÖRLÜK UYGULAMALARI
İş yaşamına yönelik koçluk daha çok çalışanların tavır ve tutumlarıyla ile ilgilenmektedir. Kişinin tavır ve tutumları belirle hedeflere ulaşmak konusunda iyi tanımlanmış adımlar olarak da açıklanabilinir. Belirlenen hedeflere ulaşmada doğru adımı, doğru zamanda atmak önemli bir faktördür. Koçlar çalışanları gözlemleyerek neyi nasıl yapmaları gerektiği hususunda danışmanlık yapmakta ve doğru adımın doğru zamanda atılmasını sağlamaktadırlar.
İş yaşamına yönelik mentörlük ise çalışanların potansiyellerini ortaya çıkarmayı ve geliştirmeyi hedeflemektedir. Çalışan potansiyeli; doğru donanım, eğitim, motivasyon ve danışmanlık verildiği taktirde kişinin ulaşabileceği en üst düzey kapasite olarak tanımlanabilinir. Bu noktada kapasitenin iş odaklı kalmayarak daha geniş bir perspektifte ortaya çıkarılması kişinin kendini entelektüel ve saantsal becerilerde de geliştirmesi hedeflenmektedir.
Bu özellikleriyle koçluk ve mentörlük, şirketlerin hedeflerine ulaşma süreçlerine olumlu bir şekilde etki etmekte, çalışanların kapasitelerini maksimum düzeyde kullanmalarını sağlayarak verimliliklerini artırmaktadır.